Çift Terapisi Neden Her Zaman İşe Yaramaz?

Çift Terapisi Neden Her Zaman İşe Yaramaz?

Çift terapisi, eşlere bağlarını güçlendirmek ve çatışmaları çözmek için araçlar sunan, bireylerin uyum içerisinde değişim ve gelişim sağlayabildiği bir psikoterapi dalıdır. Terapist, çiftlerin gerekli dönüşümü sağlayabilmeleri adına yapıcı yollar bulmalarına yardım eder. Ancak bazı durumlarda terapi istenen sonuçları vermeyebilir. Bunun nedenini anlamak, çiftlerin terapiye gerçekçi beklentiler ve proaktif bir tutumla yaklaşmalarına yardımcı olabilir. Çift terapisinin etkinliğini sınırlayabilecek bazı faktörleri inceleyelim:

Terapi Arayışına Çok Geç Girmek

Birçok çift, yardım istemeden önce ilişkilerinin önemli bir kırılma noktasına ulaşmasını bekler. Bu aşamada, olumsuz davranış kalıpları kronikleşmiş, derin duygusal yaralar oluşmuş, ilişki kısır bir döngü içerisine girmiş olabilir. Bu durum iyileşme sürecini daha da karmaşık bir hale getirebilir. Sorunlar krize dönüşmeden önce terapiye başlamak daha yapıcı bir süreci teşvik ederek başarı şansını artırabilir.

Gönülsüz Katılım / Değişime Direnç

Terapinin başarılı olabilmesi için her iki tarafın da sürece tam olarak yatırım yapması gerekir. Başarılı bir terapi yeni davranışlar ve yeni bakış açıları benimsemeyi gerektirir. Gönülsüz katılım veya değişime direnç, ilerlemeyi baltalayabilir. Çift terapisi, karşılıklı aktif katılım, iç muhasebe ve ilişkiyi geliştirmeye yönelik gerçek bir bağlılıkla hedefine ulaşır. İlerleme, karşılıklı çabaya ve yerleşik kalıpların dışına çıkma isteğine bağlıdır.

Gerçekçi Olmayan Beklentiler

Bazı çiftler terapiye, kendilerinin aktif katılımı olmadan terapistin ilişkilerini “düzeltmesini” bekleyerek gelirler. Çift terapisi; çaba, öz farkındalık ve hesap verebilirlik gerektiren işbirlikçi bir süreçtir. Başarılı bir sonuç, değişiklikleri uygulama ve birlikte çalışma konusundaki motivasyona bağlıdır.

İletişim Engelleri

Terapide ilerleme için etkili iletişim şarttır. Çiftler seanslarda dürüstlük veya açıklık konusunda zorlanırlarsa, bu durum süreci yavaşlatabilir. Terapistler iletişim araçları sağlayabilir, ancak bunları günlük yaşamlarında tutarlı bir şekilde kullanmak çiftlere bağlıdır.

Eşlik Eden Bireysel Sorunlar

Bireysel ruh sağlığı sorunları (travma öyküsü, psikiyatrik bozukluklar, bağımlılık vb) ilişki sorunlarını gölgede bırakabilir. Bu tür sorunlar ele alınmadığında, çiftin ilerlemesini engelleyebilir. Böyle durumlarda genellikle soruna yönelik bireysel terapi de önerilir.

Öğrenilenleri Terapi Dışında Uygulamada Başarısızlık

Terapi seansları bir ilişkiyi dönüştürmek için tek başına yeterli değildir. Çiftlerin terapide öğrendikleri stratejileri günlük hayattaki etkileşimlerine uygulamaları gerekir. Bir anlamda ödev olarak değerlendirilebilecek bu stratejiler uygulanmadığı taktirde, seanslarda kaydedilen ilerleme kalıcı bir değişime dönüşmeyebilir.

Terapist ile Uyumsuzluk

Terapist ve çift arasındaki ilişki, terapinin başarısında önemli rol oynar. Terapistin tarzı-yaklaşımı çifte uymuyorsa, bu durum etkili çalışma için bir engel oluşturabilir. Bu hususta doğru uzmanlığa ve yaklaşıma sahip bir terapist seçmek oldukça önemlidir.

Çift Terapisinin Etkinliği Nasıl En Üst Düzeye Çıkarılır?

Bu potansiyel zorlukların farkına varmak, çiftlerin terapi sürecine daha etkin bir şekilde dahil olmalarını sağlayabilir. Erken müdahale, açık iletişim ve değişime yönelik ortak bir taahhüt, terapide başarı için temel bileşenlerdir. Özveri ve karşılıklı çaba ile yaklaşıldığında, çift terapisi ilişkilerde derin ve kalıcı bir değişim yaratabilir.

İnstagram